Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul'da DAB+ teknolojisi ile 448 yeni radyo frekansı sağlanacağını duyurdu. Dijital radyo yayıncılığı, ses kalitesini artırarak dinleyicilere daha iyi bir deneyim sunacak. Bu yeni teknoloji, radyo yayıncılığında önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Uraloğlu, DAB+ teknolojisinin parazitlerden arındırılmış net bir ses deneyimi sunduğunu belirtti. Aynı frekansta birden fazla radyo kanalını barındırabilme kapasitesi ile frekans verimliliğini artıran bu sistem, İstanbul'daki mevcut boş frekans sorununu ortadan kaldıracak.
DAB+ teknolojisi, kullanıcıların yalnızca müzik ve konuşma değil, aynı zamanda metin, görüntü ve canlı trafik bilgileri gibi ek içeriklere de erişim sağlamasına olanak tanıyor. Bu sayede dinleme deneyimi zenginleşiyor. Uraloğlu, bu sistemin enerji verimliliği ile de dikkat çektiğini vurguladı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı, DAB+ sisteminin analog sistemlere göre yüzde 90 oranında enerji tasarrufu sağladığını belirtti. Bu durum, hem çevre dostu bir yayıncılık imkanı sunuyor hem de yayıncıların kaynaklarını daha verimli kullanmalarına yardımcı oluyor.
2018 yılında hizmete açılan Çamlıca Kulesi, DAB+ teknolojisinin uygulanmasında önemli bir rol oynuyor. Uraloğlu, bu kule sayesinde 100 adet FM radyo yayını yapabilme kapasitesine sahip olunduğunu ifade etti. Çamlıca Kulesi, İstanbul'un siluetine modern bir dokunuş yaparak, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
Bakan Uraloğlu, Çamlıca Kulesi'nin elektromanyetik alan değerinde sağladığı iyileşmeyi de vurguladı. Kule sayesinde bölgedeki elektromanyetik alan değerinin Avrupa standartlarının altına çekildiğini belirtti. Bu durum, bölge sakinlerine daha sağlıklı bir yaşam sunuyor.
Uraloğlu, radyo yayıncılığının Türkiye'deki tarihine de değindi. 1927 yılında başlayan radyo serüveninin, zamanla kültür ve sanatın gelişimine katkı sağladığını ifade etti. Radyo, yalnızca bir eğlence aracı değil, aynı zamanda milli bilincin aşılanmasında da önemli bir rol oynamıştır.
Bakan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 1999 yılında yaşadığı zorluklarda radyonun gücünü kullanarak destek bulduğunu anlattı. Radyonun, toplumsal olaylarda nasıl etkili bir medya aracı olduğunu örneklerle açıkladı.
Dijital Yeni Nesil Radyoculuğun yalnızca bir radyo yayını teknolojisi olmadığını belirten Uraloğlu, bu sistemin eğlence ve eğitim için de önemli bir kaynak olabileceğini ifade etti. DAB+ teknolojisi, medya dünyasında vazgeçilmez bir oyuncu haline gelmeyi hedefliyor.
Bakan Uraloğlu, DAB+ teknolojisinin savunma sanayinde de fayda sağlayabileceğini belirtti. Geniş kapsama alanı ve yüksek veri iletimi kapasitesi, bu teknolojiyi savunma alanında da kullanılabilir hale getiriyor.
Sonuç olarak, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, DAB+ yayınlarının başlangıcını duyurarak, Türkiye'nin yayıncılık ve iletişim tarihinde yeni bir dönüm noktasına şahitlik ettiklerini ifade etti. Radyoculuğun geleceği için umut verici bir adım atılmış oldu.