Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın tutuklanması, Atatürk'ün sözleriyle ele alındı. Siyasi kararların hukuki temeli sorgulandı. Teğmenlerin savunmaları ve Atatürk'ün askeri değerlere dair görüşleri gündeme geldi.

Beşiktaş Belediye Başkanı'nın Tutuklanması ve Atatürk'ün Vizyonu

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın tutuklanması, hukuki değil siyasi bir karar olarak değerlendirildi. Bu durum, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sözleriyle ele alındı. Atatürk, samimiyet ve dürüstlük vurgusu yaparak, siyasi kararların hukuki temellerini sorguladı. Ayrıca, iktidarın yarattığı korku iklimine de dikkat çekti.

Atatürk'ün “Bir kurumun muhasebesi, namusudur.” sözü, hukukun üstünlüğünün önemini vurguluyor. Ekonomik çöküş ve halkın yoksullaşması karşısında, Atatürk'ün “Bir milletin yüzü gülüyorsa, o millet mutludur.” ifadesi, yöneticilerin sorumluluklarını hatırlatıyor.

İktidarın Korku İklimi

Atatürk, iktidarın korku üzerine inşa edilemeyeceğini belirtmiştir. “Dışarıdaki kapıcıya bir sorun bakalım. O bile benden korkmaz.” sözü, halkın korkusuzluğunu simgeler. Bu bağlamda, iktidarın meşruiyeti sorgulanmaktadır.

Hükümetin iki ana hedefi olduğunu ifade eden Atatürk, “Biri milletin korunması, ikincisi milletin refahını temin etmek.” demiştir. Bu hedeflere ulaşamayan hükümetlerin başarısız olduğu vurgulanmaktadır. Bu durum, halkın güvenini sarsmaktadır.

Askerlik ve Atatürk'ün Değerleri

Askerlik konusundaki görüşleriyle Atatürk, askeri disiplinin önemini vurgulamıştır. “Asker oluşumuz artık eskisi gibi başkalarının hırsı, şanı, şöhreti ve keyfi için değil; yalnız ve yalnız bu aziz topraklarımızı korumak içindir.” ifadesi, vatanseverliği ön plana çıkarır.

Teğmenlerin avukatı Dr. Mustafa Güler, sosyal medyada yayımlanan görüntülerin Milli Savunma Üniversitesi rektörü Erhan Afyoncu'nun talimatıyla çekildiğini belirtmiştir. Bu durum, askeri hiyerarşinin sorgulanmasına neden olmaktadır.

Teğmenlerin Savunmaları ve Atatürk'ün Mirası

Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilen teğmenler, “Mustafa Kemal'in askerleriyiz…” diyerek savunmalarına başlamışlardır. Bölüm birincisi Teğmen Ebru Eroğlu, “Omzumdaki rütbeyi alabilirsiniz, ama göğsümdeki Harp Okulu brövesini alamazsınız…” diyerek kararlılıklarını ifade etmiştir.

Bu teğmenler, Atatürk’ün “Dünyanın hiçbir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz, daha sağlam bir askere rast gelinmemiştir.” sözüne layık olduklarını göstermektedir. Atatürk'ün askeri değerlere olan bağlılığı, günümüzde de önemini korumaktadır.