ABD’nin gümrük vergisi hamlesiyle dünya ticaretinde kurallar yeniden yazılırken, Türkiye’nin bu süreçten pozitif ayrışacağına dair beklentiler maliyet engeline takılıyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, Türkiye’nin girdi maliyetlerinin hala ana sorun olduğunu vurguladı. Gültepe, Türkiye’nin ihracatta ilk 10 ülke arasında yer alabilmesi için her yıl yüzde 10 büyüme kaydetmesi gerektiğini belirtti.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, “ABD’nin yeni uygulayacağı tarifeler sonucu Türkiye ilgi odağı olabilir ama yüzde 50 vergi uygulanacak ülkelerden hala yüzde 25 daha pahalıyız” dedi. Girdi maliyetlerinin özellikle emek yoğun sektörlerde yoğun hissedildiğini ifade eden Gültepe, bu durumun rekabetçiliği olumsuz etkilediğini belirtti. Türkiye’nin girdi maliyetlerinin neredeyse Avrupa ile eşitlendiğini vurguladı.
Gültepe, “Emek yoğun sektörler daha fazla sorun yaşıyor. Fiyat duyarlılığı fazla bunlarda. Kur ve enflasyon paralel giderse daha sağlıklı sonuçlar ortaya çıkar” şeklinde konuştu. Ayrıca, teşviklerin rekabetçi noktaya gelmek için yeterli olmadığını belirtti. Dolar bazında pahalı olan Türkiye’nin, teşviklerle rekabetçi olmasının zor olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin ihracat hedefleriyle ilgili konuşan Gültepe, “Yüzde 2.5’luk artışlarla bu hedefi yakalamak zor. Hazır giyim gibi geleneksel sektörlerimiz son bir yıldır eksi veriyor” dedi. Hammadde ve ara malı tedarikinde ciddi vergilerin olduğunu belirten Gültepe, Türkiye’nin büyüme stratejisini belirlemesi gerektiğini ifade etti. Mamul satışı yapabilmek için hammaddeye dünya fiyatları ile ulaşılması gerektiğini vurguladı.
Gültepe, “Rekabet ettiğimiz ülkelere göre, hammaddeyi yüzde 20 fark ile satın alıyoruz. Bu durumda da 2028 için 375 milyar dolar mal, 200 milyar dolar hizmet ihracatı hedefini tutturmak zorlaşır” dedi. Türkiye’nin ilk 10 ihracatçı arasında olma hedefine ulaşabilmesi için her yıl ihracatın yüzde 10 artması gerektiğini belirtti.
Gültepe, yurtdışına kayan üretimle ilgili de konuştu. Türkiye’deki satın alma ve üretim maliyetlerinin doğru olması durumunda kimsenin yurtdışında üretime yönelmeyeceğini belirtti. “Burada fiyatlar rekabetçi olsa kimse gidip yurtdışı ile uğraşmaz” dedi. Hazır giyim başta olmak üzere birçok sektörün bu nedenle güç kaybettiğini ifade etti.
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, “Başarı krizsiz olmaz, krizler bize heyecan veriyor” diyerek sektörün krizlerden fırsatlar çıkardığını belirtti. Öncel, ocak-şubat anketlerinde cirolardaki kaybın ortaya çıktığını, mart ayında ise Ramazan Bayramı’nın etkisiyle toparlanma yaşandığını aktardı.
LC Waikiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük, don olaylarının perakende sektörüne ciddi oranda zarar verdiğini belirtti. “2024 yılında döviz bazında yüzde 12 büyüdük ama daha iyi olabilirdi” dedi. Küçük, iklim şartlarının etkili olduğunu ve bu yıl ocak-şubat döneminin zor geçtiğini ifade etti.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, Çin’in online dış ticarette dengeleri alt üst ettiğini belirtti. “Çin, bu konuda piyasayı allak bullar etti. Bu markaların Türkiye’ye gelmesi piyasayı bozuyor” dedi. Gültepe, belirlenen tavan fiyatın kurtarmıyorsa 22-23 euroya düşebileceğini ifade etti. Bu durumun üreticiler için daha fazla kar yapma fırsatı sunduğunu belirtti.